Arrival, son zamanların en çarpıcı bilim kurgu filmi. Farklı ve aynı zamanda bilimsel. Peki filmin arkasındaki bilim ne? Kimler inşaa etmiş, hikayenin derinliklerinde neler var?
Ted Chiang'ın 1998'de yazdığı The Story of Your Life (Yaşamının Hikayesi) isimli bilim kurgu hikayesi bu yıl vizyonlarda "Arrival" isimli film olarak yer alıyor. Klasik bilim kurgu yapımlarında pek çok yönde ayrılıyor. Ayrıca dilbilim, ekonomi, matematik gibi temel bilimlerden farklı disiplinlerle açıklamalar yapması, örneğin dilbilim üzerinden zaman algısına değinmesiyle izleyicinin ufkunu genişletiyor.
Film bilim kurgu ve dram olarak sınıflandırlan bir yapım olmakla birlikte en dikkat çekici yönü diğer bilim kurgu filmlerinden farklı olarak alıştığımız sahneleri içermeyen, lazer silahlarının yer almadığı, kötü uzaylılarla savaşan muhteşem askerlerin bulunmadığı bir film olması. Peki o zaman bu filmde ne var? Nasıl bilim kurgu bu? Film temel olarak Sapir-Whorf hipotezini işliyor. Yani felsefik yönü oldukça ön planda. Ancak böyle ağır bir konuyu aksiyondan uzak durarak izleyicisini de sıkmadan aktarmayı başarıyor. Bu tarzı ile gerçekten dikkat çekici ve pek çok eleştirmen tarafından övgüyle anılıyor.
Sapir-Whorf Hipotezi
Peki bu Sapir-Whorf hipotezi kısaca neyi anlatır bize? 1956 yılında Edward Sapir ve Benjamin Whorf tarafından ortaya konan bu yaklaşım "dilsel görecelik" ilkesini savunuyor. Yani insan düşüncelerinin dil ile ilişkili olduğunu bu sebeple farklı dilleri kullanan toplumların farklı düşünce yapılarına sahip olduklarını öne sürüyor. Dünyaya kelimelerin penceresinden baktığımızı ve her dilin farklı bir mantığı olduğunu ve her dili farklı bir algılama biçimi olarak ele alan bu hipotez, filmde kendine dünya dışı yaşam formlarıyla iletişim geliştirilmesi konusunda yer bulmakta.
Filmin ana karakteri Louise Banks bir dilbilimci ve görevi bu bilinmeyen yaşam formları ile iletişim geliştirmek. Bu süreç içinde bu varlıkların çok farklı bir dili ve bilişsel süreci olduğunu da ortaya çıkarıyor Louise. Ekipte aynı zamanda fizik profesörü Ian Donnelly'de Louise ile birlikte çalışıyor. İkisi birlikte "uzaylıların şifrelerini" çözerek iletişim kurma sürecini ilerletiyorlar. Ancak cesur atılımlarıyla ön plana çıkan Louise "farklı" sorun çözme yaklaşımlarıyla bu varlıkların diline ve düşünme pratiklerine hakim olma imkanı yakalıyor.
Sıfır Toplamsız Oyun
Sapir-Whorf hipotezi'nin yanı sıra filmde kazan-kazan kavramının bilimsel hali olan sıfır toplamsız oyunla oyun teorisine de bir atıf bulunuyor. Savaş, felaket, aksiyon olmayan ve bunun yanı sıra dramı da içeren filmde sıfır toplamsızlık durumu son sahnede daha net bir şekilde ortaya çıkmakta. Peki sıfır toplamlı oyun ve sıfır toplamsız oyun ne demek?
Diyelim ki rakibinizle tenis oynuyorsunuz. Bu mücadelede ya bir taraf yenecek ya da her iki tarafta berabere kalacaktır. Yani en iyi durumda sadece bir tarafın faydasına bir gelişme olacaktır. Bu durum sıfır toplamlı bir oyundur. Ancak sıfır toplamsız oyunda durum daha farklıdır. Her iki taraf içinde olumlu durumlar oluşacaktır. Böylece her iki tarafta memnun kalacaktır. Örneğin, bir satıcı malını satmaya çalışırken bir başkası bunu satın alır ve ödeme yaparsa her iki tarafta bu alışverişten karlı çıkacaktır. Satıcı ürününü satmış ve para kazanmıştır. Alıcı ise ihtiyacı olan bir ürüne sahip olmuştur. Yani sonuçta her iki tarafta memnundur.
"Arrival" Bilimi
Genel olarak dilbilim üzerine inşa edilen bu bilim kurgu filmine bilimsel danışmanlığı McGill Üniversitesinden alan çalışmalarıyla bilinen dilbilimci Jessica Coon vermiş. Özellikle Maya dili Ch'ol üzerine uzmanlaşmış olan Coon, 2002'den beri arazi çalışmalarını sürdürmekte. Düzenli olarak incelediği yerel dillerin konuşulduğu bölgeleri ziyaret etmekte, bu dilleri yerlerinde araştırmakta. Dilbilimci Louise karakterinin bu denli gerçekçi olması ve filmde sürdürülen dilbilim araştırmalarının gerçekle uyumlu olmasında Coon'un rolü fazlasıyla büyük. Hatta Louise Banks karakterinin üniversite odasındaki kitap raflarının doldurulması için kendi kitaplarını bile film ekibine temin etmiş.
Sapir-Whorf hipotezinden, sıfır toplamsız oyuna, matematiksel çözümlemelerden psikolojik gerilime ve zaman kavramı üzerine önemli soruları içeren Arrival filmi aksiyonun bilim-kurgunun olmazsa olmazı olmadığını göstermesi gerçekten etkileyici. Bunun yanı sıra hikayenin yazarından, yönetmene, bilim danışmanından oyunculara kadar muhteşem performans sergileyen bir ekibin ürünü Arrival. Tüm bilimseverlerin severek izleyeceği bir çalışma olduğunu söylemek zor değil.