ODTÜ Arkeometri Çalıştayı'nın bu yıl beşincisi düzenleniyor.Bu yılki çalıştay konusu; "Türkiye Arkeolojisinde Takı ve Boncuk: Arkeolojik ve Arkeometrik Çalışmalar". 14-16 Kasım tarihleri arasındaki çalıştay, ODTÜ KKM D Salonu'nda. 5. Arkeometri Çalıştayı, Prof. Dr. Ay Melek Özer onuruna düzenleniyor.ODTÜ Arkeometri Anabilim Dalının kurucuları arasında bulunan Prof. Dr. Ay Melek Özer, anabilim dalının eğitim ve araştırmalarına, özellikle tarihlendirme konusunda verdiği dersler ve yayınlarıyla büyük katkıda bulunmuş, arkeometri alanında birçok yüksek lisans ve doktora öğrencisi yetiştirmiştir.2009 yılından başlayarak iki senede bir düzenlenen ODTÜ Arkeometri Çalıştaylarının beşincisi "Türkiye Arkeolojisinde Takı ve Boncuk: Arkeolojik ve Arkeometrik Çalışmalar" konusunda 14-16 Kasım 2019 tarihlerinde gerçekleştiriliyor. Bu çalıştayın amacı Paleolitik çağdan başlayarak Bizans dönemi sonuna kadar olan zaman dilimi içinde kullanılan takı ve boncuklarla ilgili uzman ve araştırmacıların bir araya gelerek akademik bulgularının paylaşılıp tartışıldığı disiplinlerarası bilimsel bir platform oluşturmak. Bu doğrultuda çalıştayın ana temaları,

  • Terminoloji
  • Tipoloji
  • Materyal
  • Teknoloji
  • Ticaret, ve
  • Toplumsal Kültür olarak belirlendi.

Katılımın ücretsiz olduğu 5. Arkeometri Çalıştayı sırasında Türkiye arkeolojisinde geçmişten Bizans Dönemi sonuna kadar olan dönemlerde kullanılmış olan yüzük, bilezik, gerdanlık, taç, nazar boncuğu ve kemer gibi belli başlı ziynet eşyaları ve aksesuarlarla ilgili arkeolojik ve arkeometrik araştırmalara yer veriliyor. Çalıştay programının ilk iki günü sözlü ve poster sunumlarına ayrılmış olup üçüncü gün için müze gezisi planlandı.Hakem görüşleri doğrultusunda kabul edilen bildiriler "Çalıştay Bildiriler Kitabı"nda yayımlanacak. Çalıştay dili Türkçe/İngilizce olarak belirlenmişti.

Süsleme sanatının tarihi

Arkeolojik ve antropolojik veriler, müzik ve süsleme sanatı ile ilgili çalışmaların başlangıcının Üst Paleolitik Çağ'a (30 bin yıl önceye) kadar uzandığını düşündürmektedir. Önceleri, insanların takıyı koruma ve bereket amaçlı olarak taşıdıkları, süsleme amaçlı taşımadıkları sanılmaktadır.Gerçek anlamda süs eşyaları tarım ve hayvancılıkta üretici konumuna geçtikleri Neolitik Çağ'da yaratılmıştır. İlk süs eşyaları, statü belirleyen objeler, muskalar ve bunlarla birlikte kullanılan motifler gibi dini fonksiyonu olan objelerdir. Bunların bir kısmı günümüze kadar ulaşmıştır.Erken Bronz Çağı'ndaki teknik başarılar, soy metallerle çalışma olacağı ile birleşince MÖ 3000'de kuyumculuk gelişmiştir. Bu uğraş, Mezopotamya ve Mısır'da sanat haline gelmiş, buralardan dünyanın diğer bölgelerine ulaşmıştır.Kuyumcular ve kıymetli taş ustaları bilgi ve becerilerini yaratıcılık, maharet ve sabırla birleştirip gücün ve güçlünün sembollerini, ziynet eşyalarını, metal heykelleri, tapınaklar için dini objeleri ve diğer birçok eseri oluşturmuşlardır.Uzun seneler boyunca bu sanat ürünleri, dini ve estetik değerleri ve bunları yaratan toplumunun teknolojik ve ekonomik gelişimini yansıtmıştır. Aklımızda tutacağımız diğer bir hususu da ticaret, göç ve istilaların, tarih öncesi dönemlerden beri toplumların karşılıklı iletişim ve etkileşimlerini sağlamış olduğudur. Yüzlerce ve hatta binlerce yıla yayılan tarihi devamlılık, insanlığın ortak kültürel mirasını oluşturmuştur. Özellikle Anadolu kültürü, en ilginç ve en eski kültürel örneklerden biridir. Anadolu'da farklı toplumlar ve kültürler birbirini takip etmiş ve tarihsel devamlılık içinde ahenkli bir sosyal doku yaratılmıştır.İnsanın fiziksel formu ile ilişkili olarak ortaya çıkan yüzük, bilezik, gerdanlık, taç, boncuk, muska ve kemer gibi belli başlı ziynet eşyaları ve aksesuarlar, asırlar geçmesine rağmen işlevlerini aynen muhafaza ederek zamanımıza kadar ulaşmıştır.

Arkeometri nedir?

Çeşitli temel bilimler ve mühendislik dallarının ortaya koyduğu bilimsel ölçüm ve analiz yöntemlerinin arkeolojiye uyarlanması olarak tanımlanabilecek olan arkeometri; geçmiş uygarlıkların yaşam biçimlerinin, ticari ilişkilerinin, ekonomilerinin, teknolojik gelişim süreçlerinin, sosyal ve kültürel evrelerin ve bunların düzeylerinin anlaşılmasında arkeolog, sanat tarihçi ve müzeologlara büyük katkılar sağlamaktadır.TÜBİTAK desteği ile ODTÜ bünyesinde kurulan Arkeometri ünitesi ilk olarak 1980 yılında, yine TÜBİTAK desteği ile bilimsel toplantılarını başlatmıştır.Kaynaklar;ODTÜ KKM