Grönland'ın kuzeydoğu ucu; yabani tavşan, misk öküzü ve birkaç bitkiye ev sahipliği yapan ıssız, çorak bir yer olarak bilinmekte. Bölgedeki donmuş topraktan elde edilen iki milyon yıllık DNA dizilerinin, şimdiye kadar elde edilen en eski DNA dizileri olduğu saptandı. Bu durum, bölgenin bir zamanlar şu anda Dünya'da bulunanlardan farklı olarak ormanlık bir ekosistemde dolaşan Mastodonlara (Mamutlara) ve Ren Geyiğine ev sahipliği yaptığını gösteriyor.

Eski DNA Bulguları Grönland’ın Antik Ekosistemi Hakkında İpuçları Verdi

Kopenhag Üniversitesi'nde Paleogenetikçi ve 7 Aralık'ta Nature'da yayınlanan çalışmanın eş başkanı olan Prof. Eske Willerslev, eski DNA bulgularını açıklayan çalışmada, "Şu anda kuzey Grönland'daki bu ekosistemi kimse tahmin edemezdi" dedi.

Çalışmaya dâhil olmayan, Stockholm'deki İsveç Doğa Tarihi Müzesi'nden Paleogenetikçi Prof. Love Dalén, araştırma bulgularının oldukça harika olduğunu söyleyerek, "Bir milyon yıl geçse de orada bir mastodon olmasını beklemezdim" diye konuştu.

2021'de Prof. Dalén'in ekibi, Sibirya'daki milyonlarca yıllık mamut kalıntılarından kısmi genomlar elde etmişti. Ancak Prof. Dalén ve diğer bilim insanları, DNA'nın zaman içinde çok daha kısa parçalara ayrışmasına rağmen, doğru örnekler bulunursa daha eski dizilerin bile geri kazanılıp yorumlanabileceğini düşünüyordu.

Araştırma Ekibi Kap København’dan Tortu Toplayıp İnceledi

Görünüşe göre bu örneklerden bazıları, Prof. Willerslev'in eski insan kalıntılarını aramak için Kuzey Grönland'ı ziyaret ettiği 2006'dan beri Kopenhag'da bir dondurucuda duruyordu. Ekip oradayken, yaklaşık 2 milyon yıl önce oluşan 100 metre kalınlığında donmuş çamur ve kum birikintisi olan bölgedeki Kap København oluşumundan tortu topladı.

Yıllar geçtikçe Prof. Willerslev ve ekibi, eski DNA'yı çıkarma ve dizileme yöntemleri geliştikçe Kap København tortusunu periyodik olarak test etti. Birkaç yıl önce ilk başarılarını elde ettiler.

Ekip bu dizileri, bazen organizmaların eski akrabalarından önemli ölçüde farklı olan modern bitki ve hayvanlardan alınan genomların veri tabanlarıyla eşleştirdiğinde, iki milyon yıl önce Kap København'ın bir anlık görüntüsü ortaya çıktı. Grönland o zamanlar şimdikinden çok daha sıcaktı. Ancak araştırmacılar, DNA dizilerinin, Grönland'da hala yetişen sazlar, çalılar ve huş ağacı türlerinin yanı sıra; artık tipik olarak çok daha düşük enlemlerde bulunan kavak, ladin ve porsuk gibi ağaçlardan oluşan ormanları ortaya çıkarmasını beklemiyorlardı.

Mastodonların Grönland’da Yaşadığı Düşünülmüyordu

Kap København'ın muhtemelen fillerin soyu tükenmiş akrabaları olan ren geyiği ve mastodonların yanı sıra kemirgenler, kazlar ve tavşanlardan kesitlerle detaylandırılan hayvan yaşamı daha da fazla sürpriz barındırıyordu. Prof. Willerslev “Paleontologlara göre ren geyiği hayatta kalmamalıydı; o zamanlar var olmamaları gerekirdi” şeklinde konuştu. Mastodonların Kuzey Amerika ormanlarında yaşadığı düşünülüyordu ve kalıntıları Grönland'da daha önce bulunamamıştı.

Fransa'daki Toulouse Antropobiyoloji ve Genomik Merkezi'nde antik DNA uzmanı olan Ludovic Orlando, "Bu tür devasa hayvanların fosil kayıtlarında gözden kaçırılmasının zor olmasını beklerdiniz" diyerek konuya dikkat çekti. Bu tür bulgular, eski tortul DNA'nın geçmiş ekosistemler hakkında şaşırtıcı anlayışlar sağlama potansiyelini gösteriyor.