Eric Alm, çeşitli insan kültürlerinde hangi bağırsak mikroplarının oluştuğunu bulmak için zamanla yarışıyor. Dışkı örneklerinden türetilen mikrobiyom kütüphanesi, gelecekteki sağlık krizlerini çözmede yardımcı olabilir.Bağırsaklarımızdaki bakteriler sağlığımız için hayati öneme sahiptir ancak şehirleşme ve antibiyotikler, geleneksel insan mikrobiyomunun zengin çeşitliliğinin kaybolmasına sebep olabiliyor. Massachusetts Institute of Technology'de (MIT) biyolog olan Eric Alm, bunu değiştirmek istiyor. Biyolog Alm, kar amacı gütmeyen Global Microbiome Conservancy'i kurdu. Global Microbiome Conservancy, dünyanın dört bir yanındaki bilim insanları ile ortak çalışmasında, gelecek nesiller için insan bağırsak mikroplarının tüm biyolojik çeşitliliğini toplamayı ve korumayı amaç ediniyor.
Neden bağırsak bakterileri için kütüphane oluşturuldu?
İnsan vücudu, çoğunlukla bağırsakta olmak üzere, milyarlarca bakteri barındıran karmaşık bir ekosistemdir. Bu mikrobiyal topluluk metabolizma, bağışıklık ve davranış gibi çeşitli fonksiyonları etkileyen insan sağlığı üzerinde derin etkilere sahiptir. Günümüzde kaybedilen biyoçeşitliliğin çoğu, bağırsak mikrobiyomlarımızda barındırılır ve bu, geleneksel yaşam tarzlarını sürdüren insanların sanayileşmiş yaşam biçimlerini benimsemesiyle birlikte tamamen ortadan kalkabilir. Bu proje ile şu anda dünyadaki insan bağırsak mikroplarının biyolojik çeşitliliğinin bir anlık görüntüsü alınıyor. Ekip, daha sonra gelecek nesiller için bunu koruyarak, bizimle birlikte gelişen biyolojik çeşitliliği saklamamızı hedefliyor.
Bağırsak mikrobiyomu kişiler arasında nasıl farklılık gösterir?
Bu soruya ekip, "Nereye bakacağına bağlı" şeklinde bir cevap veriyor. Sanayileşmiş ülkeler ile sanayileşmemiş ülkeler arasında bazı farklılıklar bulunuyor. Örneğin kentsel yaşam sürdüren bir Kuzey Amerikalı, diyelim ki dünyanın başka yerlerinde sanayileşmemiş bir yaşam tarzı yaşayan biri arasındaki farklarla karşılaştırıldığında nispeten bağırsak mikrobiyomu açısından daha az çeşitliliğe sahip. Sanayileşmemiş bazı popülasyonlara baktığımızda, birçok organizmanın kentsel Kuzey Amerikalılarda bulunmadığı gözlemleniyor.
Kentleşme ve mikrobiyomların tükenmesi
Mikrobiyom kütüphanesinin sahipleri, web sitesinde yer alan açıklamada, "Sağlığı etkileyen insan-bakteri etkileşimlerinin mekanizmalarını anlamak için, kentsel yaşam sürdüren sağlıklı bireylerden elde edilen 7 bin 600'den fazla bağırsak bakteri suşu* ve genom koleksiyonu oluşturduk. Kuzey Amerika'da yaptığımız çalışmalar, bakteri türleri kütüphanemizin ilk aşamasıdır." ifadeleriyle yaptıkları çalışmaları özetliyor.
- Suş; Bir bakteri veya virüsun farklı alttürlerinin, aralarında genetik farklılıklar bulunan gruplarına ¨Suş¨ denebilir. Farklı suşlar arasında, ilaçlara, dış etkilere dayanıklılık vs. özellik değişiklikleri olabilir.
2050 yılına gelindiğinde, 2,5 milyar insan daha, gelenekselden kentsel yaşam tarzına geçecek ve şu anda geleneksel toplumlardaki bağırsak bakterilerinin biyolojik çeşitliliği tehdit altına girecek. Ekip, çeşitli insan popülasyonlarının bağırsak mikrobiyomlarını toplayarak ve koruyarak, devam etmekte olan biyolojik çeşitlilik kaybını önlemek için çabalıyor. İlk küresel çaptaki çalışmada, Kanada'nın kutup bölgeleri, Kamerun ve Tanzanya'daki sanayileşmemiş nüfustan yaklaşık 4 bin bakteri suşu toplayarak, depoladılar.Çalışmalar her bir popülasyonun yeni, fonksiyonel, evrimsel ve epidemiyolojik olarak farklı bir hikayesi olduğunu ortaya koyuyor. Dünyanın en kapsamlı insan bağırsak bakterileri koleksiyonu olan bu proje, küreselleşme ve iklim değişikliğinden ötürü tehdit altında olan yerli toplumların mikrobiyal mirasını koruyor.Kaynaklar;New ScientistGlobal Microbiome Conservancy Wikipedia-Suş nedir?