2020 yılında covid-19 nedeniyle tüm Dünya’ya pandemi alarmı verilmişti. Dünya Sağlık Örgütü’nün yaptığı son açıklamaya göre Covid-19 küresel acil durumu sona erdi. Uzmanlara göre aşı hala en büyük silah, ancak Covid-19 artık eskisi kadar ağır süreçlerde seyretmiyor. Peki üç yıldır Covid-19 bireylerin yaşamında ne gibi kalıcı etkiler bıraktı?

Covid-19’un kalbe bıraktığı olumsuz etkiler nelerdir?

Üç yıldır Dünya’yı etkisi altına alan Covid-19, kalp hastalarını ve kalp hastalığı yatkınlığı olanları oldukça olumsuz etkileyebiliyor. Kalp hastaları tek başına covid-19’a yakalanma riskini artırmıyor ancak bireylerin bağışıklığı baskılayıcı hastalıkları varsa kalp hastalarının Covid-19’a yakalanma riskleri artıyor. Bunun yanında diyabetik ve nörolojik hastalığı olan bireyler daha fazla Covid-19’a yakalanma riski taşıyor.Araştırmalara göre, Covid-19 kaynaklı ölümlerin üçte biri kalbe bağlı olarak gerçekleşmekte. Bunun nedeni çoğunlukla miyokardit, yani kalp kası iltihabı olabiliyor. Covid-19 atlatmış bireylerin ise ilerleyen yaşamlarında miyokardiyopati (kalp kası hastalıkları) hastalığı ile karşılaşmaları olağan bir hal alıyor. Covid-19’a yakalanma halinde kalp hastalıklarına yatkın olan bireylerde ilerleyen süreçte hipertansiyon, koroner kalp hastalıkları, kalp yetmezliği ve kalp kapağı hastalıkları izlenebiliyor ve hatta ölümcül boyutlara ulaşabiliyor.Covid-19 enfeksiyonuna bağlı ölümlerin büyük bir kısmı, ciddi kalp ritmi bozukluğu ve kalbin ağır hasar almasıyla gerçekleşiyor. Dolayısıyla yoğun bakımlarda kalp nedenli ölümler öne çıkıyor.Bunun yanında covid-19 var olan kalp hastalıklarının seyrini güçleştirip, ağırlaştırabiliyor. Örneğin hafif bir damar hastalığı olan bireylerde kalbi besleyen damarların yırtılmasına ve pıhtı oluşumuna ardından kalp krizine neden oluyor. Uzmanlar covid-19 atlatan bireyleri orta ve ileri vadede miyokardiyopati rahatsızlığına yakalanıp, kalp yetmezliği gelişme potansiyeli taşıyabileceği noktasında uyarıyor.

Covid-19’un akciğere bıraktığı olumsuz etkiler nelerdir?

Covid-19’un en çok kalıcı hasar bıraktığı organlardan biri de akciğerler. Uzmanlar, akciğerde su toplanmasını engelleyen proteinin covid-19 virüsü tarafından tutulması sebebiyle akciğerlere hava değil su girdiğini kaydetti. Akciğerlere hava yerine su girmesi, ilerleyen dönemlerde ağır zatürre veya akciğer iltihaplanmasına sebep olabiliyor. Akciğerdeki hava keselerinin iltihaplanması nedeniyle kandaki oksijen oranının düşmesi, doku ve organların oksijensiz kalması durumuna yol açıyor. Bu durum ise hayati risk taşıyor.

Covid-19’un beyinde bıraktığı olumsuz etkiler nelerdir?

İngiltere’de bilim insanlarının yaptığı araştırmalara göre covid-19’un beyine bıraktığı etkiler maalesef çok da iyi değil. İngiltere’de yapılan bir araştırmaya göre beynin genelinde belirgin küçülme görüldü. Bunun yanında beyindeki gri maddede azalma, beyinde koku ile ilişkili bölümde doku hasarı geliştiği gözlemlendi. Bu gelişmeler ise mevcut Alzheimer hastalarının hastalıklarının hızlı ilerlemesine, Alzheimer hastalığı yatkınlığı olan bireylerde ise genç yaşta Alzheimer görülmesine sebep olabiliyor. Bunun yanında, Covid-19 atlatan hastalarda beyin sisi adı verilen, unutkanlık, odaklanma bozukluğu gibi sorunların görülebileceği aktarılıyor.

Kaynakça:BBC NEWS TÜRKÇEKORU HASTANESİ MEMORİAL HASTANESİ