Benim STEAM Ağım nedir? Benim STEAM Ağım girişiminin kurucusu Zekican Sarısoy ile bir söyleşi yaparak platform hakkında bilgi aldık. Ancak önce girişimden kısaca bahsedelim;

Benim STEAM Ağım girişimi, kız çocuklarının eğitimi için tasarlanan ilk çevrimiçi ağ olarak gösteriliyor. Temelde, toplumsal cinsiyet eşitliğini alan girişim, meslek seçiminde kız çocuklarını bilim (scince), teknoloji (technology), eğitim (education), tasarım (art) ve matematik (math) alanlarının birleşiminden oluşan kesişimsel bir eğitim modeline yönlendirme ve meslek seçiminde eşitlikçi bir kariyer anlayışının ilk adımlarını atmak amacıyla oluşturulmuştur. 

Peki, ağ nasıl çalışıyor?

Benim STEAM Ağım, STEAM alanındaki güncel eğitim çalışmalarını; öğrenciler, öğretmenler, ebeveynler ve uzmanlar tarafından erişime açık hale getiren bir platform olarak çalışır. Uçan Süpürge Kadın İletişim ve Araştırma Derneği, Sivil Toplum Destek Vakfı ve Türkiye Mozaik Foundation desteğiyle hayata geçen girişim, ilk etapta bir proje fikriyle doğan ama sonrasında bir eğitim girişimine dönüşen bir ortaklık ağıdır. Kısacası, Benim STEAM Ağım, temel olarak eğitim alanında çalışan kişileri, kurumları, paydaşları bir araya getiren bir ortaklıktır. 

Süreç nasıl işliyor?

Benim STEAM Ağım, güncel eğitim kılavuzları sunan, kadın rol modellerle kız çocukları güçlendiren, STEAM alanında yapılan çalışmaları haritalayan ve eğitim alanında çalışan kamu, özel sektör, sivil toplum örgütleri ve girişimcileri bir araya getirmeyi amaçlayan açık bir eğitim platformudur.

Benim STEAM Ağım, ekolojik çerçeve modelinden esinlenerek yalnızca kız çocuklara değil aynı zamanda onların yaşamlarını şekillendiren veliler ve öğretmenler gibi aktörlere de ulaşmaya çalışır.

Şimdi, Zekican Sarısoy ile yaptığımız söyleşiye geçebiliriz...

Zekican Sarısoy ve Hilal Bardakcı...

Zekican Sarısoy'a Benim STEAM Ağım girişimi fikrinin ilk nasıl ortaya çıktığından, hedeflerine ve umutlarına kadar birçok soru yönelttik;

  • Bu fikir nasıl çıktı ?

Zekican Sarısoy: "Benim STEAM Ağım fikri ilk olarak 2018'in başında ortaya çıktı. Eğitim amaçlı sahaya gittiğimiz projelerde gördüğümüz şuydu; bütün çocuklar -kentte ya da kırsalda yaşaması fark etmiyor-, bir şekilde akıllı telefonlara erişebiliyor. Bölgesel olarak, imkanlar olarak farklar elbette vardır. Müfredat her ne kadar aynı olsa da daima farklılıklar bulunuyor. Bizim şehir hayatına ya da belli bir düzeye göre uyguladığımız metotlar bazı bölgelerde işe yaramıyor. Çocuklara mümkün olduğunca ev ortamında yapabilecekleri basit deneyler götürüyorduk. Örneğin, muzun DNA'sını çıkarmak gibi, evde kendi kendilerine yapabilecekleri bir şey. Ancak köy okullarında olanlar, yatılı olanlar ya da taşımalı eğitim görenler için o muza erişmek de sorun. Biz o çocuğa nasıl erişebiliriz bunu düşündük. Bunu yaparken bir yandan da farklı paydaşları nasıl ortak bir düşünce etrafında bir araya getirebiliriz sorusuna yanıt bulmaya çalıştık. Bu noktada bu işi sağlayabilecekse eğitimciler sağlar fikrinde karar kıldık. Ama eğitimcilerin bir yandan da veliler ile işbirliği olması gerekiyor. Çünkü çocuk okuldan çıktıktan sonra veliyle muhatap oluyor ve velinin bir şekilde eğitimi sürdürmesi gerekiyor. İşte tam olarak fikir böyle doğdu; sahaya inmeden, 81 ili karış karış dolaşmadan çocukların ellerinde var olan imkanları kullanarak, akıllı telefonlara nasıl sızabiliriz?"

  • Eğitimcilere nasıl ulaşıyorsunuz ya da onlar size nasıl ulaşıyor?

Zekican Sarısoy: "Sosyal medya kanalları üzerinden bize ulaşıyorlar. WhatsApp hesabımız var mesela. Şu an katılımları durdurduk. Çünkü 140 öğretmen var ve öğretmenlerin kategorizasyonunu yaptık. Öğretmenler arasında ilk öğretimde yer alanlar da var lisede yer alanlar da. Durdurmamızın sebebi farlı yaş gruplarına göre eğitimimizde de değişiklikler olması gerekiyordu. Metot olarak ne yapacaklarına dair belirsizlik vardı. Projeler bittiği zaman en büyük handikap sahada nasıl devam ettirileceği yönünde. Kar topu etkisiyle ilerliyoruz; ilk etapta baz aldığımız kitle bu konuya dair farkındalığı olan eğitimciler. 

Şunu da belirtmeliyim ki; çevrimiçi bir girişim olduğu için ilk etapta her ne kadar sahaya davet edenler olsa da böyle bir planımız yok."

  • Etkinlikleriniz neler?

Zekican Sarısoy: "Örneğin, eğitimciler için bilgi notları, kavram haritaları çıkarıyoruz. Eşitlikçi bir sınıf nasıl oluşturabilirsiniz? Kız çocuklarıyla çalışırken nelere dikkat etmelisiniz? Bu konulara eğiliyoruz. Keza, sınıf içinde düzeni sağlarken çocuğun katılımını nasıl sağlarız? 

Sadece STEAM alanlarından değil örneğin din kültürü öğretmenlerimiz de var. Alanlar birbirinden bu kadar bağımsız değil aslında. Diğer branşlardaki öğretmenlerle periyodik olarak toplantılar yaparak eksik bilgileri çocuğa nasıl aktarabiliriz; var olan müfredatı bu alana nasıl kaydırabiliriz? Temel olarak bu konular için çabalıyoruz. 

Velilerle çalışırken ise; rol model kadınlarımız var, -kimisi ziraat ile uğraşıyor kimisi astrofizikçi- çocukları rol modellerimiz ile buluşturuyoruz. Çocuklar sorularını sorabiliyor. Rol model havuzumuz var ve amacımız belli periyotlarda çocukları rol modellerle buluşturmak. Görüşmeler İnternet üzerinden canlı yayın ile oluyor ve dikkat ettiğimiz husus, babalar da yayın esnasında çocuğun yanında olsun istiyoruz. Çünkü gördüğümüz şey anneler çocuklarıyla, eğitimleriyle ilgilenirken babalar tüm gün işte ve çocuklarının özellikle eğitimleri konusunda yeterince bilgi sahibi değil. Ancak baba, toplumsal cinsiyet kalıplarından dolayı karar alma mekanizmasıdır; bir çocuğun okuyup okumayacağına, evlenip evlenmeyeceğine baba karar veriyor. Ama öncesinde hiçbir fikri yok. Rol model buluşmalarında babaların olmasını istememiz, babanın alanında başarılı bir kadını görmesi ve çocuğunu da teşvik etmesi. Velilerle çalışmamız bu şekilde."

  • Çocuklar ne tür sorular soruyor?

Zekican Sarısoy: "Temelde 'nasıl karar verdiniz' sorusunu soruyorlar. Genel olarak çocuklar adına kararları başkaları verdiği için bunu soruyor olmaları muhtemel. Ayrıcak, 'ne gibi problemlerle karşılaştınız?" sorusu çok sık geliyor; bu alana girersem ne tür problemlerle karşılaşacağım anlamında bir soru. Yani çocuk, o alanı tercih etmesi durumunda mutlaka bir problemle karşılaşacağını düşünüyor. Bu soruların temeli bu inanca dayanıyor."

  • Benim STEAM Ağım girişimini ilerletmenizi sağlayan, sizi motive eden şey ne?

Zekican Sarısoy: "Umut diyebilirim. Bir şeylerin değişeceğine, bu değişimin parçası olabilecek insanların hala var olduğunu düşünmek.

Fiziksel alana çok alışmışız, sahaya gidip eğitim vermek yani. Ama okula gitmeden eğitimciye ulaşmak, Endonezya'da çalışan bir bilim insanına ulaşıp onun da rol model olması harika. Kız çocukların eğitimde kalması ve bu alanlara yönelmelerini istiyoruz. Bir okul müdürünün dönüşmesi tüm okulu dönüştürür. Böyle okullar mümkün."

  • İleriye dönük olarak hedefleriniz neler?

Zekican Sarısoy: "Etki alanımızın büyümesini istiyorum. Çeşitli kitlelerin baz alınacağı bir girişim olması en büyük ileriye dönük hedefimiz. Yani girişimin sürdürülebilir kılınması."

Kaynaklar;

Söyleşi - Bilimma

Benim STEAM Ağım nedir?